Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensuplarının görev sırasında veya görev nedeniyle işlediği özel nitelikli suçlar, genel ceza hukukundan ayrılan ve özgün kurallarla düzenlenen askeri ceza hukuku kapsamında değerlendirilir. Bu alan, yalnızca disiplini sağlamakla kalmaz; aynı zamanda milli savunmanın sürekliliğini, emir-komuta zincirinin işlerliğini ve kamu düzeninin askerî kanattaki yansımasını temin eder.
1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu, askeri ceza hukukunun temelini oluşturur ve asker şahısların işleyebileceği suç tiplerini detaylı biçimde tanımlar. Bu suçlar yalnızca firar ya da emre itaatsizlikle sınırlı değildir. Göreve ilişkin sorumlulukların ihlalinden, askeri araç ve mühimmatın kötü kullanımına, üsse karşı işlenen suçlardan nöbet düzeninin bozulmasına kadar oldukça geniş bir alanı kapsar.
Konya gibi birçok askeri birliğe ve garnizona ev sahipliği yapan şehirlerde, Konya askeri ceza avukatı ile çalışmak, hem cezai hem de disiplin işlemlerine karşı etkili bir hukuki zırh oluşturmak anlamına gelir.
Aşağıda, Konya askeri personel yargılaması süreçlerinde sıklıkla karşılaşılan ve 1632 sayılı Kanun kapsamında düzenlenen başlıca suç türlerine yer verilmiştir. Her biri, özel savunma yöntemleri ve teknik analizler gerektirir.
1. Emre İtaatsizlik Suçu (m.87)
Emrin kasten yerine getirilmemesi hâlinde doğan bu suç, askeri hiyerarşiyi doğrudan ilgilendirir. Savunmada; emrin yazılı olup olmadığı, hizmetle ilgisinin bulunup bulunmadığı ve emrin kanuna uygunluğu kritik öneme sahiptir.
2. Firar Suçu (m.66 vd.)
Askerin birliğini izinsiz terk etmesi ve belirli süre içinde dönmemesi hâlinde oluşur. Burada süre, niyet ve dönüş iradesi değerlendirilerek suçun oluşup oluşmadığı saptanır. Firar suçu avukat desteği olmaksızın yapılan savunmalar çoğu zaman yetersiz kalır.
3. Üste Hakaret veya Mukavemet (m.86)
Üst rütbeli personele karşı yapılan sözlü, fiziksel veya psikolojik saldırılar, askeri hiyerarşi açısından ağır yaptırımlarla sonuçlanabilir. Somut olayın dinamiği, ilişkinin niteliği ve olay anındaki ortam mutlaka detaylandırılmalıdır.
4. Nöbetle İlgili Suçlar (m.74 vd.)
Nöbet sırasında uyumak, nöbet yerini terk etmek veya nöbet talimatlarına uymamak, disiplin ihlalinden öte, cezai sorumluluğu doğurur.
5. Görevde Taksir veya Kasıtla Zarar Verme (m.95)
TSK’ya ait malzeme, araç, silah veya mühimmata verilen zararlar; görev sırasında basiretli davranma yükümlülüğünün ihlali kapsamında değerlendirilir. Maddi hasarın boyutu ve failin kusur oranı tespiti önemlidir.
6. Askeri Disiplin Suçları ve Cezaları
Askeri disiplin cezası, uyarma, hizmete kısıtlama, görevden uzaklaştırma veya geçici görev yasağı gibi yaptırımlarla uygulanır. Bu cezaların idare mahkemelerinde iptali mümkündür ancak süreler kesindir ve gerekçeli savunmalar gerektirir.
7. Yalan Beyan ve Belgede Sahtecilik
Askeri personelin resmi belgelerde yanıltıcı beyanda bulunması, sadece idari değil; cezai müeyyidelere de tabidir. Bilgi eksikliğinden doğan hatalı beyanların da cezalandırılması mümkündür. Nitelikli hukuki müdahale ile bu ayrım açığa çıkarılabilir.
2017 yılında askeri mahkemelerin kaldırılmasıyla birlikte, askeri suçlara ilişkin yargılama yetkisi sivil ceza mahkemelerine devredilmiştir. Bu değişiklik, uygulamada ciddi sorunlara yol açmış; özel ceza hukuku niteliğindeki askeri suçlar, genel ceza prosedürü içinde ele alınmaya başlanmıştır.
Bu geçiş döneminde yaşanan teknik karmaşa ve yorum farklılıkları, 1632 sayılı kanun avukatı niteliğinde uzman temsilin önemini artırmıştır. Özellikle Konya askeri ceza avukatı desteği, şunları sağlar:
Dosya özelinde askeri terminolojiye uygun savunma planlaması,
Her ne kadar askeri suçlar artık sivil mahkemelerde görülse de, askeri ceza hukuku, yapısal olarak özel düzenlemelere ve özgün uygulamalara sahiptir. Bu nedenle:
Bütün bu nedenlerle, Konya askeri personel yargılaması dosyalarında mutlaka bu alanda tecrübeli ve akademik altyapıya sahip bir hukukçunun görev alması gerekir.